İş yerleri ve kurumlarında sıklıkla maruz kalınan mobbing nedir? Mobbing türleri ne anlama gelmektedir? Bir iş yerinde mobbing’e maruz kalan kişi ne gibi önlemler alabilir? Mobbing karşısında düzenlenen yasal bir mevzuat var mıdır? gibi birçok sorunun cevabını bu yazımızda bulabilirsiniz.
Mobbing nedir?
Mobbing ya da diğer bir ifadeyle yıldırma/bezdirme; bir grup insanın başka bir gruba sosyal kabadayılık yapmasıdır. Bu kabadayılık bazen bir kişinin başka bir kişiye yaptığı kabadayılık olarak da görülebilmektedir.
Diğer taraftan psikolojik şiddet, baskı, kuşatma, taciz, rahatsız etme veya sıkıntı vermek anlamlarına gelmektedir. Mobbing özellikle hiyerarşik yapılanmış gruplar tarafından uygulanabilmektedir. Bu bağlamda gücü elinde bulunduranlar, kontrolün zayıf olduğu örgütlere yönelik sistematik baskı uygulayabilmektedirler. İşte, bu gibi durumlara mobbing adı verilmektedir.
Mobbing nedir? Mobbing örnekleri
Kavramsal açıdan ele alındığında geniş bir yelpazeye yayılmaktadır. Bu noktada mobbing örnekleri şu şekilde sıralanabilmektedir.
- Dedikodu yapmak
- Özgüveni sarsan davranışlar sergilemek
- Fiziki görünüş, dil ve dini görüş ile ilgili olarak alay etmek
- Dışlamak
- Aşağılamak
- İş ile ilgili organizasyonlar konusunda haberdar etmemek
- İşin niteliğine uygun olmayan işler vermek
- İşe ilişkin sürekli olarak eksilik bulmaya çalışmak
- Küfür ve hakaret etmek
- Sarkıntılık yapmak
- Sözlü ve fiziksel cinsel imalarda bulunmak
Yukarda yer alan bazı mobbing örnekleri çalışanın kendisini başarısız hissetmesine yol açabilmektedir. Halile bu durum çalışanların motivasyonunun düşmesine neden olabilmektedir.
Mobbing nedir? Mobbing türleri
Genel anlamda mobbing türleri 3 başlık altında incelenebilmektedir.
Yatay mobbing: Aynı kıdemde bulunan kişiler arasında gerçekleştirilen davranışlar, bu kapsamda değerlendirilmektedir. Bu tür davranışlar, eşit şartlarda bulunan ve rekabet halindeki kişiler arasında olmaktadır.
Dikey mobbing: Mobbing uygulayan kişi bireyin yöneticisi veya üst konumdaysa dikey mobbing söz konusudur. En sık rastlanan mobbing türü olarak bilinmektedir.
Dolaylı mobbing: Astın üstüne yapmış olduğu mobbing türüdür. Bu türde çalışan konumunda olan kimseler yöneticilerinin verdikleri görevlere uymazlar. Verilen işleri kötü daha yetkili bir yöneticiye şikâyet ederek onu zor durumda bırakmaya çalışırlar. Çok sık rastlanılan bir mobbing türü değildir.
Mobbing kapsamına neler girer?
Mobbing eylemine maruz kalan bir kişi kendisini güvensiz hissebilmektedir. Bu anlamda kişi işinden ayrılmak isteyebilmektedir. Dolayısıyla bir kişiyi bu tür duygular içerisine sokacak olan her türlü eylem mobbing kapsamına girer. Daha iyi anlamak adına bu davranışlara birkaç örnek verebiliriz. Sözlü ya yazılı tehdit, kişiyi küçümseme ve görmezden gelme, kişi hakkında asılsız laf yayma...
Personellerin yasal hakları nelerdir?
İş hayatında mobbingin ispatı olayın şartlarına ve işin niteliğine göre değişiklik göstermektedir. Bu noktada çalışanın mobbing görmeye başladığı tarihten itibaren yapması gerekenler şöyledir:
- İtibarı ve saygınlığı zedeleyici nitelikte olan tüm yazışmaları kayıt altına alın. (e-mail, SMS, WhatsApp konuşmaları gibi)
- Sosyal medyada (Facebook, Twitter, Instagram gibi) çalışanın aleyhine yapılan yorumlar da mobbing kapsamına girmektedir.
- İş hayatında karşılaşılan mobbinge tanık olan kişiler varsa bunların mahkemede çalışan lehine tanıklık yapması.
- Mobbinge maruz kalan kişinin, küçük düşürücü davranış ve kötü muamele nedeniyle sağlığının bozulması.
- Psikolojik baskı ve görev kapsamı dışındaki emirler gibi mobbing niteliği olan görüşmeleri ses kaydına alın.
Küçük bir hatırlatma: İspatı mümkün olmayan bir konuşmanın, ses kaydı altına alınması hukuka aykırı değildir. Türk Ceza Kanunu’nun 132. Maddesi “Kişiler arasındaki aleni olmayan konuşmaları, taraflardan herhangi birinin rızası olmaksızın bir aletle dinleyen veya bunları bir ses alma cihazı ile kaydeden kişi, iki yıldan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır” demektedir. Burada genel kurala bakıldığında usulsüz olarak elde edilen bilgi ve belgeler mahkeme nezdinde delil olarak kullanılamaz. Ancak Yargıtay’ın mobbing özelinde istisnai bir kararı bulunmaktadır. İşçinin işvereni tarafından sözlü hakarete uğradığı, hakkında haksız yere soruşturma başlatıldığı, küçük düşürücü davranışlara maruz kaldığı bir durumda başka bir toplantı sırasında cep telefonu ile gizlice kayıt yapmış ve burada da çeşitli hakaretlere maruz kalmıştır. Yargıtay, verdiği kararda eğer kişi bu yoldan başka şekilde kendisine yapılan mobbingi ispat edemiyorsa yapılan gizli kayıtların geçerli delil olarak kabul edebileceğini ele almış ve bu yönde karar vermiştir.
Mobbing’e maruz kalan kişiler nereye başvurabilir?
Mağdur kişiler Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığına, Anayasa Mahkemesi, CİMER, Alo 170, Kamu Görevlileri Etik Kurulu, Kamu Denetçiliği Kurumu, Türkiye İnsan Hakları Kurumu ve İl, İlçe İnsan Hakları Kurulları’na başvuru yapabilmektedirler.
Mobbing’e yönelik yasal düzenlemeler
Türk hukuk sisteminde mobbing kavramı henüz çok yeni olduğundan dolayı yasal bir düzenleme mevcut değildir. Bu nedenle konu hakkında değerlendirme yaparken İş Kanunu, Medeni Kanun, Yeni Borçlar Kanunu ve Türk Ceza Kanunu’nun genel düzenlemelerin dikkate alınması gerekmektedir. Bu bağlamda bu bölümde ilgili kanun maddelerine sırasıyla bakacağız.
İş Kanunu
5. Kanun maddesi işverenin eşit davranma borcunu ve buna aykırı yaptırımları düzenlemektedir. Bu bağlamda mobbing kapsamında işveren işçiye sürekli ve sistematik şekilde farklı ve olumsuz davranışlarda bulunduğunda işçiye eşit davranma borcunu ihlal etmiş sayılmaktadır. Bu durumda mağdur dört aylık ücreti tutarında ayrımcılık tazminatı ve yoksun bırakıldığı haklarını talep etmek üzere dava açma hakkına sahiptir.
77. kanun maddesi ise işverenin işçiyi gözetme borcunu düzenlemektedir. İşverenin işçiye mobbing uygulaması veya mobbinge göz yumması işçiyi gözetme borcuna aykırı düşmektedir. Mobbing karşısında işçi maddi ve manevi tazminat isteme hakkına sahiptir.
İş Kanununun 83. maddesi ise işçiye sağlığını bozacak bir durumla karşılaştığında gerekli tedbirler alınıncaya kadar çalışmama hakkı vermektedir. Dolayısıyla mobbing mağduru işçi sağlığı ve güvenliği kurumuna başvurarak durumunun tespitini isteme ve gerekli tedbirler alınıncaya kadar çalışmama hakkına sahip olmaktadır.
Medeni Kanun
Mobbing kavramının açıkça düzenlenmediği görülmektedir. Ancak “Dürüst Davranma” başlıklı 2. kanun maddesindeki “Herkes, haklarını kullanırken ve borçlarını yerine getirirken dürüstlük kurallarına uymak zorundadır” şeklindeki temel ilkeden başlayarak; kişiliği vazgeçme ve aşırı sınırlamaya karşı koruyan 23. madde, saldırılara karşı koruyan 24. madde ve bu konuda açılacak davaları düzenleyen “Davalar” başlıklı 25. madde kapsamında kişilik haklarına saldırı olarak ele alınabilmektedir.
Yeni Borçlar Kanunu
417. kanun maddesi “İşçinin Kişiliğinin Korunması” başlığı ile “İşveren, hizmet ilişkisinde işçinin kişiliğini korumak ve saygı göstermek ve işyerinde dürüstlük ilkelerine uygun bir düzeni sağlamakla, özellikle işçilerin psikolojik ve cinsel tacize uğramamaları ve bu tür tacizlere uğramış olanların daha fazla zarar görmemeleri için gerekli önlemleri almakla yükümlüdür.
İşverenin yukarıdaki hükümler dâhil, kanuna ve sözleşmeye aykırı davranışı nedeniyle işçinin ölümü, vücut bütünlüğünün zedelenmesi veya kişilik haklarının ihlaline bağlı zararların tazmini, sözleşmeye aykırılıktan doğan sorumluluk hükümlerine tabidir” denmektedir. Bu madde nezdinde işverenin işçiyi koruma ve gözetme borcu işçinin vücut bütünlüğünün, onurunun, kişilik haklarının korunması olarak anlaşılmalıdır.